İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | fall from f. | düşmek | ||
The proportion of Community aid spent in low-income countries has fallen from 70% in 1990 to 38% now. Düşük gelirli ülkelerde harcanan Topluluk yardımlarının oranı 1990'da %70 iken şimdi %38'e düşmüştür. More Sentences |
||||
Genel | fall from f. | yoldan çıkmak | ||
Genel | fall from f. | devrilmek | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | fall from f. | vazgeçmek | ||
Öbek Fiiller | fall from f. | çekilmek | ||
Öbek Fiiller | fall from f. | gerilemek | ||
Öbek Fiiller | fall from f. | ayrılmak | ||
Öbek Fiiller | fall from f. | (anlaşmaya) uymamak |